Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İBB soruşturması sonrası piyasadaki dalgalanmalara dikkat çekerek, “Son 1 buçuk aydır ortaya çıkan dalgalanmalara karşı başarılı sınav verdik. Malum çevrelerin operasyonu ellerinde patladı. Rezervlerimiz yeniden artmaya başladı.” dedi.
Abone ol
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşen MÜSİAD 28. Olağan Genel Kurulu’nda açıklamalarda bulundu.
İşte Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan satır başları:
28 Şubat’ın atmosferinin devam ettiği günlerde MÜSİAD’ın dayanışmasının kalbimde hep müstesna yeri oldu. MÜSİAD her zaman adaletten, hukuktan yana güçlü duruş sergiledi. MÜSİAD hak ve özgürlüklerle birlikte her alanda destan yazdılar. Bazılarına öz bazılarına üvey evlat yapıldığı dönemde Türkiye için çalışmaktan asla vazgeçmedi.
“Nisanda son 40 ayın en düşük seviyesine ulaştık”
Reform programı ile ekonomimizi güçlendirdik. Programın en önemli hedeflerinden biri vatandaşı hayat pahalılığından kurtarmak.
Yıllık enflasyon 11 aydır kesintisiz düşüyor. Nisanda son 40 ayın en düşük seviyesine ulaştık. İnşallah devam da gelecek.
Depremin yaralarını hızla sararken geçen yıl başlattığımız harcama disiplini ve tasarruf tedbirlerini bu yıl da aynı kararlılıkla sürdürüyoruz.
“Malum çevrelerin operasyonu ellerinde patladı”
Son 1 buçuk aydır ortaya çıkan dalgalanmalara karşı başarılı sınav verdik. Malum çevrelerin operasyonu ellerinde patladı. Rezervlerimiz yeniden artmaya başladı. Hiçbir kesimi yalnız bırakmıyoruz. Çiftçimizin kullandığı kredilerde her 10 finansman giderinin 7 lirasın biz ödüyoruz.
Bunun adı muhalefet değildir ekonomik tetikçiliktir, juranlciliktir ispiyonlucuktur. Yüksek teknolojide atılım için HİT30 programını başlattık. 2030’a kadar 30 milyar dolarlık destek vereceğiz. İhracat sadece döviz geliri değildir, üretimdir, istihdamdır, refahtır.
Özgür Özel’e sert sözler
Muhalefette değişim görmeyi umdukça her seferinde hayal kırıklığına uğruyoruz. Genel başkanlar değişse de bu zihniyette zerre düzelme olmuyor. Bu ülkenin ana muhalefet partisi başkanı kendi ülkesini yabancı medyaya şikayet ediyor. İktidarı yıpratayım derken Türkiye’ye zarar veriyor, boykot çağrısı ile yerli ve milli markalara zarar veriyor. İhracatçılarımıza, istihdam sağlayan sanayicimize zarar veriyor. Adı yolsuzlukla, sahtecilikle anılan bir avuç muhterisi memnun etmek için 85 milyonu hayal kırıklığına uğratıyor. Bu ekonomik tetikçiliktir, jurnalciliktir, ispiyonculuktur. Bizim CHP’lilerin birbirini jurnallemesi bizi ilgilendirmez ama kendi ülkelerini jurnallemesini görmezden gelmeyiz
.